Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın muhalefet partilerine yönelik, 'Millet açsa onları da siz doyuruverin' sözlerine tepki gösteren DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ali Rıza Babaoğlan, "Ülkenin gerçek gündemi işsizlik, pandemi, yolsuzluk ve hukuksuzluk. İktidar sıkıştıkça sorunlardan kaçmak için gaz çıkartıyor, petrol ve altın rezervi buluyor. Ama görüyoruz ki bunların hiçbirinin ekonomiye ve tencereye bir katkısı yok. Halktan ve ülkenin gerçeklerinden tamamen kopan bir iktidar var artık karşımızda. Ekonomi çöküyor, yoksulluk artıyor, insanlar intihar ediyor, ülke yangın yerine döndü. Yönetemiyorsanız bırakın" dedi.
Mersin'de yaşanan gölet ve sulama sorunuyla ilgili de konuşan Babaoğlan, "Mersin'in ilçelerinde büyük sulama sorunları var. Toroslar ve Mezitli'de yapılan göletler yetmiyor. Sulama kanalları yapılmamış, yapılan gölet su tutmuyor. Toroslar İlçesine bağlı Değmek Köyünün arazi sulaması için 11 yıl önce köyün yukarısına Toroslar'ın zirvesine bir gölet yapıldı. Lakin 15 kilomere yukarıdaki suyun kime ne faydası var. Devletin 11 yıldır akıtamadığı ve 12 milyon harcadığı bir yatırımdan bahsediyoruz. Köylüler su mağduru. İmkanı olanlar kendi imkanları ile sulama suyunu bahçelerine çekiyor. İmkanı olmayanlar ise perişan halde. Yine bölgede suyun başını tutanlar var. İddialara göre göletten değnek köyüne su verilmesi gerekirken, bazı hatırlı kişilerin araya girmesi ile suyun yan köylerdeki bazı tavuk çiftliklerine veriliyor" dedi.
Partisinin Mezitli ve Yenişehir İlçe Kongrelerine katılmak üzere Mersin'e gelen Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Halkla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali Rıza Babaoğlan, Sun TV’de yayınlanan Leyla Pak’la gündem programının konuğu oldu. Babaoğlan, yaklaşık iki saat süren programda Leyla Pak’ın ülke gündemine dair ve Mersin’e yönelik sorularını yanıtladı.
"YÖNETEMİYORSANIZ BIRAKIN BİZ YÖNETELİM"
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın muhalefet partilerine yönelik, 'Millet açsa onları da siz doyuruverin' sözlerine tepki gösteren Babaoğlan, "Bu memleketin bütçesini muhalefet mi yönetiyor? Muhalefetin elinde vergi gelirleri mi var? Devlet, yaktığımız elektrikten, içtiğimiz sudan vergi alıyor. Eğer milletin sırtına yüklediğiniz bu kadar yüke rağmen yönetemiyorsanız bırakın biz yönetelim. Yandaş müteahhitlere ve yandaş medyaya aktardığınız milyar dolarlık muslukları kısıp halka dağıtın. Yandaşa gelince vergi affı, kredi ertelemesi ama halka gelince helallik isteme... Ülkenin gerçek gündemi işsizlik, pandemi, yolsuzluk ve hukuksuzluk. Bir de ülkenin suni gündemi var. Daha doğrusu iktidarın halkın gerçek gündemi ve sorunlarını çözmek için uğraşması gerekirken oluşturduğu kendi gündemi var. İktidar sıkıştıkça sorunlardan kaçmak için gaz çıkartıyor, petrol ve altın rezervi buluyor. Ama görüyoruz ki bunların hiçbirinin ekonomiye ve tencereye bir katkısı yok. Ülkenin gerçek gündemini saklayarak, ülkeyi sanal gündemlerle yönetmeye çalışıyorlar. 2-3 yıldır politika üretemeyen ve sorunlara çözüm bulamayan iktidar ülkeyi kendi oluşturduğu gündemle yönetmeye çalışıyor. Ancak ekonomik kriz ve işsizlik kendini o kadar belirgin hale getirdi ki hemen nerdeyse her kentte her gün intihar olayları olmaya başladı. Buna da yayın yasağı getirerek insanların bundan haberdar olmaları engelleniyor. İnsanlar bırakın ay sonunu neredeyse gün sonunu getiremiyor. Bu ülkede çocuklarına harçlık veremediği için evine çocukları uyuduktan sonra girip, onlar uyanmadan evden çıkan babalar var" ifadelerini kullandı.
"TÜRKİYE'NİN İTİBARI ZEDELENİYOR"
Suç örgütü lideri Sedat Peker'in iddialarına da değinen Babaoğlan, "Hükümet artık ülkeyi artık yönetemiyorlar. Bir mafya liderinin çıkıp ülkedeki yolsuzlukları anlattığı bir noktaya geldik. Bu mafya liderinin daha önce iktidar lehine mitingler yaptığını ve onlara açık destek sunduğunu da unutmamak lazım. Tabi söylemelerinin tamamı doğrudur diye bir şey demiyoruz. Ancak iddia ettiği konularla ilgili de yargının harekete geçmesi ve inceleme başlatması gerekir. İçişleri Bakanı ve iktidara yakın gazetecilerle ilgili ciddi iddialar var. Bunların hiçbirisi maalesef araştırılmıyor. İddialarla ilgili yargı şeffaf bir şekilde devriye girmiyorsa bu dışarda ülke itibarının zedelenmesine yol açar. Türkiye’nin yargısının itibarı zedeleniyor. Geldiğimiz noktada özetle artık vatandaşlarının dertlerinin umurunda olmadığı bir iktidar var. Sefayı süren siz ve yandaşlarınız ama cefayı çekip ağır vergi yükü altında inim inim inleyen halk" dedi.
"PARA MUSLUKLARINI YANDAŞLARA KAPAT, HALKA AÇ"
Türkiye’de tarımda kendi kendine yeten bir ülke iken yanlış politikalar nedeniyle maalesef bugün dışarıya bağımlı bir hale geldi. İşte görüyorsunuz Mersin’in Tarsus ilçesinde karpuz üreticilerinin mahsulü tarlada kaldı. 75 bin TL harcadığı tarlasından 25 bin TL gelir elde edemiyor. Gelirler giderleri karşılayamaz hale geldi. Mazot fiyatları uçtu gitti. Yem ve tohum fiyatları aldı başını gitti. İktidar suni gündemlerle uğraşacağına ve yandaş medya oluşturmak için Ziraat Bankası’ndan milyonlarca TL kredi vereceğine sulama kanallarını bitirsin. Parayı yandaş müteahhitlere ya da yandaş medyaya değil ülkenin çiftçisine ve üreticisine aktarsın. Yandaş müteahhitlerin vergi borcunu sileceğine mezun olmasına rağmen yıllardır iş bulamayan üniversite mezunlarının kredi yurtlar kurumuna olan borcunu silsin. Çiftçinin borcunu ertelesin. Onların tekrar ayağa kalkması için kredi versin. Ülke tarımını kalkınması için kurulan Ziraat Bankası, yandaş medya imparatorluğu oluşturmak için kullanılıyor. Bırakın dışardan yatırım gelmesini, kendi insanımız bile parasını yurtdışına kaçırıyor. Çünkü bu ülkede bu iktidar yüzünden bir gelecek göremiyor. Yargıya güvenmiyor. Yargı güvencesinin olmadığı ülkeye yatırım gelmez. TÜİK’in açıkladığı işsizlik rakamları çok vahim. Emin olun durum TÜİK verilerinden daha da kötü. Ülkedeki sorunlar her geçen gün daha da büyüyor. Bu sorunları mevcut hükümet çözemez. Çünkü çözüm noktasında bir politikaları ve endişeleri yok. Sorunları görmezden gelip başka gündemler yaratıyorlar. Ülkenin sorunlarının çözümüne dönük bir plan ve programları yok. Biz sorunların çözümü için politikalar üretiyoruz. Liyakatli ve düşünen insanları kaynakları yoksa bizi izlesinler. Eğer iktidar ve onun küçük ortakları politika üretemiyorsa bizden kopya çeksin. Çözüm önerilerimizi alsın uygulasın. Ancak kopya çekmeyi bile bilmiyorlar. Halkın gündeminden kopuk bir iktidarın ülkeyi uçuruma doğru götürüyor. Çiftçiye ‘Ananı da al git’ diyen bir iktidar var. Halktan ve ülkenin gerçeklerinden tamamen kopan bir iktidar var artık karşımızda. Ekonomi çöküyor, yoksulluk artıyor, insanlar intihar ediyor, ülke yangın yerine döndü" şeklinde konuştu.
DEĞNEK GÖLETİ KÖYLÜ İÇİN Mİ YAPILDI YOKSA TAVUK ÇİFTLİKLERİ İÇİN Mİ?
Mersin'de yaşanan gölet ve sulama sorunuyla ilgili de konuşan Babaoğlan, "Mersin'in ilçelerinde büyük sulama sorunları var. Toroslar ve Mezitli'de yapılan göletler yetmiyor. Evet kuraklık Allah'tan ama tedbirini al takdiri Allah'a bırak. Sen sulama kanallarını yapmamışsın, yaptığın gölet su tutmuyor, Toroslar'ın zirvesine gölet yapmışsın ama köylü o göletten faydalanamıyor. Bakın Mersin'in Toroslar İlçesine bağlı Değmek Köyünün arazi sulaması için 11 yıl önce köyün yukarısına Toroslar'ın zirvesine bir gölet yapıldı. Lakin 15 kilomere yukarıdaki suyun kime ne faydası var. Devletin 11 yıldır akıtamadığı ve 12 milyon harcadığı bir yatırımdan bahsediyoruz. Köylüler su mağduru. İmkanı olanlar kendi imkanları ile sulama suyunu bahçelerine çekiyor. İmkanı olmayanlar ise perişan halde. Yine bölgede suyun başını tutanlar var. İddialara göre göletten değnek köyüne su verilmesi gerekirken, bazı hatırlı kişilerin araya girmesi ile suyun yan köylerdeki bazı tavuk çiftliklerine veriliyor. Değnek Göleti köylü için mi yapıldı yoksa tavuk çiftlikleri için mi? Yine Toroslar ilçesimizin Ayvagediği-Gözne yaylalarında sulama için yapılan gölet maalesef hizmet veremiyor. 7 milyon 670 bin liraya mal olan Gözne Göleti’nin yapımı 2 yıl önce bitmesine ve sulama amaçlı boruları da döşenmesine rağmen gövde tabanından su kaçırdığı için hizmet veremiyor. Hem kamunun 8 milyona yakın parası çöpe gitti hem de sulama sorunu yaşanıyor. Sulama suyu bulamayan köylü içme suyunu sulamada kullanıyor bu sefer de yaylalarda içme suyu sorunu baş gösteriyor. Devlet yatırımı yapıyor ancak takibini yapmıyor. Yine Mezitli ilçesindeki Tepeköy Göleti artık talebe karşılık veremiyor. Tepeköy, Kocayer, Sarılar, Zeybekler, Akarca, Doğançay, Kuzucubelen, Şahna, Üzümlü, Doğusandal köylerinin sulama suyu talebine karşılık veremiyor" dedi.
