MTSO 38 No’lu Tekstil Konfeksiyon ve Ayakkabı Sanayi Meslek Komitesi Meclis Üyeleri, pandeminin sektöre yansımalarını değerlendirdi. Bu dönemde talep daralması sonrası oluşan sıkıntılara dövizdeki hareketliliğin de eklendiğini belirten Meclis Üyeleri, mevcut durumda üreticilerin sistemlerini, üretimi en az zararla sürdürme üzerine kurduklarını anlattı.

Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 38 No’lu Tekstil Konfeksiyon ve Ayakkabı Sanayi Meslek Komitesi Meclis Üyeleri Ekrem Sağlam ve Habib Kurt sektöre ilişkin değerlendirmeler yaptı. Bir taraftan perakende sektöründe iç pazarda yaşanan sıkıntılar dile getirilirken diğer taraftan ihracata yönelik çalışmalar değerlendirildi. Dövizdeki dalgalanmaların sektöre yansımaları ele alındı.

352 TON AMBALAJ VE TEKSTİL ATIĞI GERİ DÖNÜŞÜME KAZANDIRILDI 352 TON AMBALAJ VE TEKSTİL ATIĞI GERİ DÖNÜŞÜME KAZANDIRILDI

Kurt: “Perakende sektöründeki sıkıntılar üreticiye de yansıyor”
Tekstil ve konfeksiyon sektörünün iç piyasadaki durumunu değerlendiren Meclis Üyesi ve İl-Giy Tekstil Sahibi Habib Kurt, perakende satışlarda yaşanan sıkıntıların üreticilere de olumsuz yansıdığını söyledi. Özellikle hafta sonları dışarı çıkma yasaklarının perakende satışları büyük ölçüde düşürdüğünü hatırlatan Kurt, “Bu süreçte zincir marketler ise açık. Üstelik asli görevleri olan gıda dışında her türlü ürünü satıyorlar. Bu ürünler içinde elbette tekstil ve konfeksiyon ürünleri de yer alıyor. Alışverişini hafta sonları zincir marketlerden yapan vatandaşlar hafta içi tekrar tekstil, konfeksiyon mağazalarına gitme ihtiyacı duymuyor.”
Üreticiler olarak zincir marketler adına da zaman zaman üretim yaptıklarını bildiren Kurt, ancak bunun sürdürülebilir olmadığını, daha istikrarlı yol alınabilmesi adına perakende sektörünün yeniden canlanması gerektiğini vurguladı. Üzerinde çalışılan Perakende Yasası’nı sabırsızlıkla beklediklerini belirten Kurt, aksi halde azalan taleple birlikte sıkıntıların daha da artacağına inandığını söyledi.
Bununla birlikte faaliyetlerini yoğun işgücüne dayalı sürdürdüklerini hatırlatarak daralan piyasalar ve artan işçilik maliyetleriyle üreticilerin sıkıntılarının daha arttığını kaydeden Kurt, “Ülke ekonomisinin kurtuluşu üretimden geçiyorsa üretimin yolunu açacak uygulamalar konusunda daha hassas çözümler üretilmesini, yeni çıkacak Perakende Yasası’nda sorunlarımızı çözecek düzenlemeler yapılmasını bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Sağlam: “Döviz doğal seyrine bırakılmalı”
Mersin’de tekstil ve konfeksiyon sektörünün yurtiçi satışlar yanında ihracatta da iddialı olduklarını belirten Meclis Üyesi ve Madammode Konfeksiyon Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Sağlam, ancak iç piyasada olduğu gibi ihracatta da zor bir yılın geride kaldığını söyledi. Mersin Serbest Bölge’deki üretimin büyük ölçüde Avrupa’ya gittiğini kaydeden Sağlam, pandemi ile birlikte siparişlerde ciddi bir azalma yaşandığını bildirdi. Son bir yılda yaklaşık yüzde 60 kapasitelerle çalışabildiklerini dile getiren Sağlam, şunları söyledi:
“Sıkıntı sadece talep daralmasıyla gelmedi. Döviz kurlarındaki aşırı hareketlilik de sektörü olumsuz etkiledi. Geçtiğimiz dönemde döviz kurlarındaki aşırı artışla birlikte müşterilerimiz indirim talep etti ve işlerin yürümesi adına yaklaşık yüzde 20 indirim uyguladık. Çok geçmeden döviz kurları aşağı yönlü seyretti ancak uyguladığımız indirim devam etti. Buna yüzde 60 kapasiteyle çalışıyor olmamız ve yeni yılla birlikte işçilik maliyetlerindeki artış da eklenince ciddi sorun yaşandı.”
Firmaların en az zararla ayakta kalabilme mücadelesi verdiğini belirten Sağlam, bu dönemde devletten işletmelere ekstra bir destek beklemenin doğru olmayacağını, ancak mevcutta bulunan işbaşı eğitimin, SGK teşviki ve kısa çalışma ödeneğinin bundan sonra da devam ettirilmesi gerektiğini söyledi.
İstikrarın her türlü sorunun çözümü olabileceğine dikkat çeken Sağlam, “İstikrar olursa herkes sorunlarını çözüp gelecek planı yapabilir. Yoksa verilecek desteklerle, taşıma su ile değirmen dönmez. Üstelik çok sayıda firma var, her birine verilebilecek desteğe hiçbir bütçe yeterli gelmez” dedi. Özellikle döviz istikrarının önemini vurgulayan Sağlam, “Dövizi önce baskı altında tutuyoruz sonra birden patlıyor ve herkese zararı oluyor. İhracatçı da hesap yapamıyor. Onun yerine kura bu kadar müdahale edilmese, döviz kurunda dünya ekonomilerindeki marj neyse Türkiye’de de o oranda artar. Herkes hesaplamasını da buna göre yapar” dedi.
Emek yoğun bir sektörde faaliyet gösterdiklerini de hatırlatan Sağlam, işçilik maliyetlerinin yükseldiğini, işten çıkarmanın yasaklandığını ancak beraberinde işlerin de azaldığını belirterek, iş dünyasının sırtında ciddi bir yük oluştuğunu ifade etti.
Son olarak başka sektörlerde de olduğu gibi tekstil konfeksiyon sektöründe de iyi planlama yapılarak liyakatli ve ekonomik yeterliliği olmayan kişilerin sektöre girmemesi yönünde teşvik edilip danışmanlık verilebileceğini ifade eden Sağlam, bu sayede sektörlerdeki dengelerin de korunabileceğini vurguladı.