Türkiye’nin ihracatı 2024 yılına pozitif bir başlangıç yaptı. Ocak ayında ihracat yüzde 3,6 artışla 20 milyar doları aştı. Bu ayda Türkiye demir ve demir dışı metaller ihracatı yüzde 10,5 oranında azalış ile 940 milyon dolar, çelik ihracatı yüzde 2,1 artış ile 1,1 milyar dolar olarak gerçekleşti. Geçen yılın 12 ayında da düşüş gösteren çelik sektöründe, 1 yıllık düşüş sürecinin ardından kaydedilen artış sektörün 2024 yılına ilişkin umutlarını da artırdı.

Demir ve demir dışı metaller ihracatı Türkiye toplam ihracatından yüzde 4,7 pay alırken, çelik ihracatının aldığı pay yüzde 5,6 oldu.

Ocak ayında Akdeniz Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği’nin (ADMİB) demir ve demir dışı metaller ihracatı yüzde 8,5 azalışla 63 milyon dolar olurken, çelik ihracatı ise yüzde 32,3’lük rekor artışla 121 milyon dolara ulaştı.

AVRUPA ÜLKELERİNE ÇİFT HANELİ İHRACAT ARTIŞLARI

Ocak ayında Türkiye’nin demir-çelik ihracatında ilk sıradaki ülke 178 milyon dolar ile Almanya oldu. Bu ülkeyi, 113 milyon dolar ile İtalya ve 105 milyon dolar ile Romanya izledi. İlk 10 pazar içinde en dikkat çekici artışlar yüzde 42 ile İspanya’ya, yüzde 32 ile Romanya’ya, yüzde 28 ile Birleşik Krallık’a yapılan ihracatta görüldü.

ADMİB’in ihracatında ise Cezayir’in 16,9 milyon dolar ihracat ile ilk sırada olduğu görüldü. Bu ülkeyi 16,3 milyon dolarla Irak ve 12,3 milyon dolarla Almanya takip etti. İlk 10 pazar içinde Yunanistan’a yüzde 465, Cezayir’e yüzde 260, Romanya’ya yüzde 90, Birleşik Krallık’a ise yüzde 79’luk artışlar kaydedildi.

“HEDEFİMİZ, ÜLKE EKONOMİMİZE EN ÜST SEVİYEDE KATKI SUNMAK”

YILIN İLK ÇEYREĞİNDE 154 ÜLKEYE İHRACAT YILIN İLK ÇEYREĞİNDE 154 ÜLKEYE İHRACAT

Ocak ayına ilişkin ihracat verilerini değerlendiren ADMİB Başkanı Fuat Tosyalı, şu açıklamaları yaptı: “Demir-çelik sektörlerimizin ocak ayı ihracatında miktar bazında yüzde 17’lik artışımız oldu. Aldığımız siparişlerin artması sevindirici. Özellikle çelik sektörümüzde geçen yıl ihracat artışı kaydedememiştik, bu yıla ise artışla başlamak sektörümüze moral verdi. Kalitemizle tüm dünya ile rekabet edebiliyoruz. Bunun yanına fiyattaki rekabetçiliği de ekleyebilirsek talebin daha fazla artacağını düşünüyoruz. Bugünkü koşulları dikkate aldığımızda demir-çelik sektörlerimizin özellikle yılın ikinci yarısında daha fazla talep alacağını, dolayısıyla yılın ilk yarısına göre daha yüksek bir ihracat performansına ulaşacağını öngörüyoruz. Ancak talebin geleceğini öngörerek beklemek yerine talebi karşılayacak ortamı da oluşturmamız gerekiyor. Bir yandan AB Yeşil Mutabakatına uyuma odaklanırken, diğer yandan da kapasitelerimizdeki artışlarla gelebilecek her talebi karşılayacağımızı düşünüyoruz. Geçen yıl sektörümüzde birçok firmamızın devreye giren yatırımlarının bu yıl hem üretime hem de ihracata pozitif katkı vereceğine inanıyoruz. Hedefimiz, talebin canlanmasıyla beraber dünya ticaretinden aldığımız payı artırmak ve ülke ekonomimize en üst seviyede katkı sunmak.”