Türkiye Kamu-Sen’e bağlı Türk Büro-Sen Mersin Şubesi Başkan Yardımcısı Mustafa Güven, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yazılı bir açıklama yaptı.
Yaptığı açıklamada kadının önemine vurgu yapan Güven: “Dünyanın her yerinde emeğine, haklarına sahip çıkan, eşitsizliklere ve ayrımcılığa karşı direnen kadınlarımızın var olma mücadelesine katkı sunmak amacıyla gerçekleştirilen 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü, yine buruk, kadının eğitim ve çalışma hakkından tutun da en temel hak olan yaşam hakkına kadar uzanan baskılara ve şiddete maruz kaldığı bir dünyada kutlamak durumundayız. Emek örgütü olarak biz, bugünün kadınlarımızın çalışma hayatında, özellikle kadın olmasından kaynaklanan sorunlarının kamuoyu önünde tartışıldığı ve çözümler üretildiği bir gün olmasını arzu ediyoruz” dedi.
KADIN İSTİHDAMI HER GEÇEN YIL GERİLİYOR
Her yıl kadın istihdam oranının düştüğüne değinen Mustafa Güven, yapılan anketlere göre işverenlerin özellikle evli ve çocuk sahibi kadınlarla çalışmak istemediğini ortaya koyduğuna dikkat çekti. Hükümetin konuyla ilgili gerekli tedbirleri alması gerektiğini savunan Güven, kadın istihdamının arttırılması adına işverene prim ve vergi desteği sağlanması gerektiğini söyledi. Mustafa Güven açıklamasında: “Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre; Türkiye’nin nüfusu 83 milyon 614 bin 362 kişiye yükseldi. Erkek nüfus 41 milyon 915 bin 985 kişi olurken, kadın nüfus 41 milyon 698 bin 377 kişi oldu. Toplam nüfusun yüzde 50,1’ini erkekler, yüzde 49,9’unu ise kadınlar oluşturuyor. Kadın istihdamı ne kamu da ne de özel sektörde istenilen noktaya gelmediği gibi, her yıl kadın istihdamı daha da düşmektedir. Yapılan anketler işverenlerin özellikle evli ve çocuk sahibi olan kadınlar ile çalışmak istemediklerini ortaya koymaktadır. Bu konuyla ilgili olarak Hükümet acil tedbirler almalı, kadın istihdamını artırmak için işverene prim ve vergi desteği sağlamalı, yine kadınların rahatlıkla işe gitmeleri için kreş imkanı sağlamalıdır. Bu imkanlar sağlanmadığı sürece kadınlarımız çalışma hayatında istediğimiz noktaya asla ulaşamayacaklardır” ifadelerini kullandı.
KADINA ŞİDDETİN CEZALARI DAHA DA ARTIRILMALIDIR
Kadına yönelik şiddetle mücadele konusuna da açıklamasında değinen Güven, kadına yönelik şiddetle mücadele anlamında cezai yaptırımların arttırılması gerektiğini vurgulayarak: “Ülkemizin bir diğer kanayan yarası olan kadına şiddet konusudur. Her yıl yüzlerce kadın, hatta çocuk yaşta sayılan genç kız yakınları tarafından (baba, abi, eş) fiziksel ve psikolojik şiddete uğramakta, devlet tarafından alınan önlemlerin yetersiz kaldığı durumlarda ise maalesef hayatlarını kaybetmektedirler. Devlet koruması altındayken dahi hayatını kaybeden kadınlarımızın sayısı azımsanamayacak kadar yüksektir. Devletimiz kadına şiddet konusunda, yeni çalışmalar yapmalı gerekli görülmesi halinde yasal düzenlemeler yapılmalı ve kadına şiddet suçlarının cezaları daha da yükseltilmeli, hafifletici sebepler tamamen kaldırılmalıdır. Cezaların artırılmasının yanı sıra, emniyet güçlerimize kadın ve şiddet eğitimi verilmeli, kadınların yardım çığlıklarına anında müdahale edilmelidir” dedi.
ÇALIŞMA HAYATINDA YER ALAN KADINLARA KOLAYLIK SAĞLANMALI
Kadınların çalışma hayatında da mobbinge maruz bırakıldığına da dikkat çeken Türk Büro-Sen Mersin Şubesi Başkan Yardımcısı Mustafa Güven açıklamasını şöyle noktaladı: “Çalışma hayatında kadınlar, erkek çalışanlara göre daha fazla mobbinge uğramaktadır. Psikolojik şiddet ile başa çıkamayan bir çok kadınımız bu sebeple çalışma hayatını bırakma yolunu seçmektedir. Konuyla ilgili olarak, mobbing eğitimleri artırılmalı ve kadınlara hakları öğretilmelidir. Aktif olarak çalışma hayatında yer alan kadınlara devletimiz tarafından avantajlar sağlanmalıdır. Özellikle özel sektör istihdamında erkek nüfusun tercih edilmesi, kadınları eve bağlayan önemli bir konudur. Devletimiz bu konuda da önlemler alarak, kadınların özel sektör ve kamu da tercih edilen işgücü haline gelmesini sağlamalıdır. Yine Endüstri 4.0 ile ilgili öngörülerde, bir çok mesleğin artık robotlar tarafından yapılacağı işsizliğin ciddi oranda artacağı ve en çok kadınların işsiz kalacağı ifade edilmektedir. Maalesef ki Endüstri 4.0 kaçınılmaz bir gerçektir ve ülke olarak bu konuda bazı önlemler almamız gerekmektedir. Kadınların eğitim hakkının korunması, erken yaşta evliliklerin sonlandırılması, kız çocuklarının özellikle geleceğin meslekleri denilen bilgisayar – otomasyon sistemleri üzerine eğitim almalarının sağlanması alınacak temel önlemlerden bazıları olacaktır. Türk Büro-Sen olarak, çalışma hayatında kadınlarımızın yer aldığı, toplum içerisinde değersizleştirilmeyen, en yakınları tarafından şiddete maruz bırakılmayan ve eğitim ve yaşama hakkı başta olmak üzere, tüm haklarının korunduğu bir 8 Mart olması temennisi ile, 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutlarız.”