MTSO 29 No'lu Kırtasiye, Matbaa, Reklam Ajansları ve Basın Yayın Hizmetleri Meslek Komitesi, sektörün son yıllarda maruz kaldığı tehditlerden tedirgin. Gerek hızla dijitalleşen dünya gerek yüksek kağıt maliyetleri gerekse halkın eğilimlerindeki değişim komite bünyesinde yer alan sektörleri tehdit ediyor.
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) 29 No'lu Kırtasiye, Matbaa, Reklam Ajansları ve Basın Yayın Hizmetleri Meslek Komitesi Meclis Üyeleri son dönemlerde sektörde yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Ambalajdan matbaalara, kırtasiyelere, reklam ajanslarından basın yayın hizmetlerine kadar komite bünyesinde yer alan hemen tüm sektörlerin ortak sorununun dijitalleşme ve girdi maliyetlerindeki artış olduğuna dikkat çeken Meclis Üyeleri, sektöre destek bekliyor.
Gitmiş: "Maliyet artırması nedeniyle ambalaj kullanımı tercih edilmiyor"
Meclis Başkan Yardımcısı ve Gitmişler Ambalaj Genel Müdürü Yakup Gitmiş, ambalaj sektöründe ciddi sorunlar yaşandığına dikkat çekti. Bir kilo domatesin 5 liraya satıldığını, ambalajlı olunca fiyatın 7-8 liraya yükselmesi nedeniyle tercih edilmediğini kaydeden Gitmiş, "Hijyen kuralları ve AB standartlarına göre ürünlerin ambalajlı satılması gerekiyor ancak maliyetlerin yüksek olması nedeniyle kullanılamıyor" dedi. İstanbul, Ankara gibi büyük şehirlerde ekmeklerin dahi tek tek ambalajlı satılmasına rağmen tarım kenti Mersin'de ambalaj kullanımının istenilen seviyelerde olmadığına dikkat çeken Gitmiş, maliyetlerin düşürülmesi için vergilerin, işçilik ve enerji maliyetlerinin düşürülmesi gerektiğini söyledi. Maliyetlerin azalması adına hurda kağıt kullanımının söz konusu olduğunu kaydeden Gitmiş, geri dönüşümün doğaya katkı sağladığını, ancak ambalaj malzemesi olarak sağlık noktasında sorun oluşturabileceğini belirtti. Hurda kağıtların dahi ithal olması nedeniyle maliyet artırıcı unsur olarak karşılarına çıktığını ifade eden Gitmiş, endüstriyel ormanlar kurularak kağıtta dışa bağımlılığın yerini mutlaka yerli üretime bırakması gerektiğini vurguladı. Kağıtta KDV oranlarının mutlaka olabilecek en alt limitlere indirilmesi, ülkenin ithal kağıt sendromundan kurtarılması gerektiğini kaydeden Gitmiş, böyle bir uygulamanın yalnızca ambalaj sektörünü değil, matbaa, reklam ajansları ve basın yayın kuruluşlarını da olumlu etkileyeceğini anlattı.
Matbaalarda da benzer sorunların yaşandığını kaydeden Gitmiş, günümüzde bir çok alanda bilgisayarların kullanılması nedeniyle mektup zarfı ya da antetli kağıtların basılamaz duruma geldiğini söyledi. Son dönemlerde zorunlu e-fatura, zorunlu e-irsaliye gibi uygulamalara geçilmesiyle birlikte matbaalardaki basımların daha da düşeceğine dikkat çeken Gitmiş, bu alanda da girdilerin ithal olup maliyetlerin yüksek olması nedeniyle sektörün ciddi bir sıkıntı içinde olduğunu söyledi.
Ongun: "Market ve internet satışları kırtasiye satışlarını düşürdü"
Meclis Üyesi ve Gün Kırtasiye Sahibi Ahmet Ongun ise ilk olarak kırtasiyecilerin sorunlarına dikkat çekti. Özellikle zincir marketler ve discount marketlerde kırtasiye ürünü satışlarındaki artışla birlikte sektörde ciddi sıkıntı yaşandığına değinen Ongun, internet satışlarının da aynı şekilde mağaza satışlarına olumsuz yansıdığını anlattı. Mevcut durumda yalnızca acil ihtiyaçların kırtasiyelerden karşılandığını belirten Ongun, "Tüketici, kalan ihtiyaçlarını internetten almayı tercih ediyor. Maalesef kırtasiyeler şu anda ağırlıklı olarak fotokopi çekiyor" dedi.
Basın yayın kuruluşlarında da tüketici eğilimlerinin internet ve sosyal medyaya evrilmesi nedeniyle önemli sorunlar yaşandığını ifade eden Ongun, son dönemlerde kapanan gazete ve televizyon sayısındaki artıştan şikayetçi oldu. Sektörün ayakta kalabilmesi adına özellikle Basın İlan Kurumu'nun uyguladığı komisyon oranının yüzde 5'e çekilmesini beklediklerini anlatan Ongun, "Aynı zamanda Basın İlan Kurumu'nun İstanbul, Ankara, İzmir'deki basın yayın kuruluşlarına sağladığı kredi olanağını Anadolu basınına da uygulaması bekleniyor" dedi. Yerel gazetelerin KOSGEB kredilerinden pratik olarak yararlanabilmesi gerektiğini de belirten Ongun, bu kredilerin büyük bölümünün hibe, kalanının ise düşük faizli ve uzun vadeli taksitlendirmeler şeklinde olması gerektiğini vurguladı. Yerel merkezli televizyonların uydu bedellerinin makul seviyelere getirilmesinin beklendiğine de değinen Ongun, "Günümüz şartlarının gereği olan internet yasası da biran önce yürürlüğe girmeli" ifadesini kullandı.