15 Temmuz hain darbe girişiminin üzerinden 5 yıl geçti.
Türkiye Cumhuriyeti’nin bütünlüğüne kasteden ve yıllardır devletin içerisine sızmış kişiler tarafından gerçekleştirilmek istenen kalkışma hareketi, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli ve Türk Milleti’nin kararlı duruşu sayesinde amacına ulaşamadı.
Darbe gecesi yaşananlar kendini Türk Askeri diye addeden hainlerin kendi Milletinin üzerine tank sürmesi, savaş uçakları ile gazi meclisimizi, kamu kurumlarını bombalamaları asıl niyetin hükümeti değil de Türkiye Cumhuriyeti’ni ele geçirmek olduğunu gösterdi. Darbeler genelde hükümetlere karşı tepki olarak ve yönetimi beğenmeyen sözüm ona askeri yönetim tarafından yapılan devlet yönetimine el koyma hareketidir. Ama 15 Temmuz 2016 gecesi yaşananlar hainlerin amaçlarını açıkça gösterdi. Amaç, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni ortadan kaldırmaktı. Ama olmadı, olmayacak…
Türk Milleti daha önce de darbe gördü ve sıkıntılarını sonuna kadar yaşadı. Bu kez dur demenin vaktiydi ve sokağa indi. Tankların, tüfeklerin önüne etten duvar oldu. Adeta “Bu kez başaramayacaksınız!” mesajı verdi ve dediğini de yaptı.
Darbe gecesinin ertesinde tüm hainler tek tek toplanmaya başladı. Ülke genelinde, devletin içerisine sızan FETÖ Terör Örgütü mensupları bir bir görevlerinden uzaklaştırılarak mahkeme karşısına çıkartıldı. Suçlular cezasını aldı suçsuzlar ise serbest bırakıldı.
İslamiyet kisvesi altında insanları sömüren özellikle de gariban ailelerin çocuklarına yönelik daha ortaokul yıllarında başlayan cemaat yapılanmasının içerisine dahil edilme süreci ile Türk ordusu başta olmak üzere devletin çeşitli kademeleri ele geçirilmeye ve büyük oyun oynanmaya başlandı. Ancak oyunun finalini yapmak isterken duvara tosladılar. Türk Milleti’nde var olan birlik, beraberlik ve dayanışma ruhunu unuttular, hesap edemediler. Ve sonunda en büyük cevabı aldılar… Haydi hainler kodese…
Yargıtay 16. Ceza Dairesi FETÖ üyeliği için gerekli kriterleri açıkladı. Buna göre birçok tabaka vardı ve her tabakanın kriterleri farklı idi. Tabakaların geneline baktığınız zaman cemaate gönül bağı ile bağlılık esastı.
Yedi kat tabakadan oluşan ve yaklaşık 60 yıldır devletin içerisinde çöreklenen bu hainler topluluğu, halen planlarını yürütmek istiyor. Tam ve net temizlik şart ve temizlikte Devletin kararlı duruşuyla devam ediyor. Kısa sürede tamamen temizlenecek ve Pensilvanya’daki zat ininden alınarak Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerine teslim edilecek.
İslamiyet’ten bihaber güruhların İslamiyet’i kullanarak bir yer edinmesi maalesef ki tarihin her anında gördüğümüz bir sahne. Neden bu kadar çabuk inanıyoruz? Cenab-ı Allah bizi hayvanlardan ayrı olarak akıl ve mantıkla donatmış, konuşma, düşünme yetisi vermiş. Neden bu yetileri kullanmıyoruz? İslamiyet bu kadar basit mi? Neden hep Müslümanlığın arkasına sığınarak cemaat oluşturanlar parayla oynuyor da sözde müritler sefalet çekiyor? El ayak öpmeye bu kadar mı muhtacız? Yahu Yüce Allah var… O’nun önünde eğilmek varken neden bir tane Şıh’ın, cemaat liderinin peşine düşüyoruz?
Sözde Elhamdülillah Müslümanız ama realiteye baktığımız zaman haşa şirk koşuyoruz. Allah’a koşulsuz bağlanmak varken neden O’nun yarattığı bir faniye kul olmaya çalışıyoruz. Peygamber Efendimiz (SAV) bile cemaat kurmamışken bu fanilere ne oluyor?
Laf uzayıp gidecek en iyisi kısa kesmek, yazdıkça geriliyorum.
Sözün özü; “HAİNLERE EN BÜYÜK CEVAP 15 TEMMUZ’DA VERİLDİ… TÜRK MİLLETİ’Nİ KİMSE BÖLEMEDİ, BU SAATTEN SONRA DA KİMSE BÖ-LE-ME-YE-CEK…”
15 TEMMUZ ŞEHİTLERİMİZİ RAHMETLE ANIYORUM. MEKANLARI CENNET OLSUN...