Türkiye’nin yöresel lezzetleri, tıpkı Dubai çikolatasının dünyayı fethetmesi gibi, ülkemizin farklı köşelerine doğru yolculuğa çıkıyor. Ege’nin zeytinyağlılarından İç Anadolu’nun gözlemelerine kadar uzanan serüvende sıra artık Karadeniz’in incisi Rize’nin kavurmasına geldi. Rize mutfağının köklü lezzetlerinden kavurmasını bin yıllık pişirme yöntemiyle İstanbul’a taşıyan Taş Kavurma’nın Kurucusu Murat Yığcı, pileki taşında kavurmanın inceliklerini metropollüler için sunarak kısa sürede geniş bir kitleye hitap etmeyi başardı.

Fairy ve Arçelik’ten mükemmel temizlik için dev iş birliği Fairy ve Arçelik’ten mükemmel temizlik için dev iş birliği

KURULUŞUMUZUN ÜSTÜNDEN HENÜZ 3 AY GEÇMESİNE RAĞMEN UZUN KUYRUKLAR OLUŞUYOR”

İstanbul’da, Rize kavurmasının otantik halini deneyimlemek isteyenlere pileki taşı üzerinde pişirilen etleriyle geleneksel bir lezzet sunduklarını belirten Murat Yığcı, “Rize’nin bin yıllık geleneksel pişirme yöntemini İstanbul’a taşıdık. Pileki taşının özel yapısı, ısının her tarafa eşit dağılmasını sağlayarak etin içinin yumuşacık, dışının ise çıtır olmasını garanti ediyor. Yüzyıllardır süregelen bu pişirme tekniği, etin doğal aromasını bozmadan pişmesini sağlıyor. Kendimize özel tarifimizle yaptığımız baget ekmeklerimiz de misafirlerimizden tam not alıyor. Kuruluşumuzun üstünden henüz 3 ay geçmesine rağmen işletmemizin önünde uzun kuyruklar oluşuyor” dedi.

TÜRKİYEDE BİR İLKİ GERÇEKLEŞTİRDİK”

Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdiklerini ve kısa sürede büyük bir ilgi gördüklerini dile getiren Taş Kavurma Kurucusu Murat Yığcı, “Meşhur Rize kavurmasını bin yıllık geleneksel bir yöntem olan pileki taşı üzerinde pişirerek misafirlerimize sunuyoruz. Pileki taşı, yüksek ısıyı uzun süre muhafaza edebilen ve etin iç kısmını eşit bir şekilde pişirmeye yardımcı olan doğal bir taş türü. Taşın üzerinde etin pişirilmesi, etin lezzetini daha yoğun hale getiriyor ve etin dışı çıtır, içi ise yumuşak ve sulu kalıyor. Bu pişirme tekniği, etin tüm doğal lezzetlerinin korunmasını sağlıyor. Tavada ya da fırında pişirilen kavurmadan daha farklı, daha özgün bir tat vaat ediyor.

Pileki taşında kavurma ile hem yöresel yemek kültürünü yaşatıyoruz hem de eşsiz bir lezzet deneyimi sunuyoruz. Kendi özel tarifimizle hazırladığımız baget ekmeğimiz lezzetiyle müşterilerimizden tam not alıyor. Yöresel ve doğal malzemelerle hazırlanan kavurmamız, pişirme yöntemiyle hem lezzeti hem de tekniği açısından sektörde fark yaratıyor. Ana yemeğin ardından tatlı severleri de unutmayarak meşhur Hamsiköy sütlacı ile damaklarda iz bırakıyoruz” ifadelerini kullandı.

“MISAFIRLERIMIZIN ÇOĞUNLUĞUNU AILELER OLUŞTURUYOR”

Özgün lezzeti, müşteri memnuniyeti ve yöresel tatlara verdikleri önemle sektörde emin adımlarla ilerlemeye devam edeceklerini vurgulayan Taş Kavurma Kurucusu Murat Yığcı, “Misafirlerimizin %70 ila 80’ini ailelerden oluşuyor. Yemekle arası iyi olmayan çocuklar dahi severek kavurma yiyor. Bu ilgi, özellikle çocukların yemekten keyif almasıyla daha da anlam kazanıyor. Müşteri memnuniyeti, geribildirimler bizler için çok kıymetli. Sabah 11:00’den gece 03:00’e kadar hizmet verdiğimiz işletmemizde, yoğun tempomuza rağmen müşteri memnuniyetini en üst düzeyde tutmayı başarıyoruz. Öyle ki her saat sıcak kavurmamız bulunuyor. Yaklaşık 150-200 kişilik kapasitemizle, günün her saatinde misafirlerimizi ağırlıyoruz” şeklinde konuştu.

“HER ŞUBEYİ BİZZAT KENDİMİZ AÇACAĞIZ

Taş Kavurma Kurucusu Murat Yığcı sözlerini şöyle tamamladı: “Taş Kavurma, özgün pişirme yöntemiyle sadece bir lezzet sunmuyor, aynı zamanda sektördeki geleneksel anlayışa da meydan okuyor. Türkiye’de bir ilk olan pileki taşı pişirme tekniği, sadece kavurmanın lezzetini artırmakla kalmıyor. Bu teknikle üretilen kavurma, kendine özgü bir karakter ve eşsiz bir tat kazanıyor. Bu yenilikçi yaklaşım, bizi sektördeki diğer işletmelerden ayırarak farklı bir konumda tutuyor. Kısa sürede büyük kitlelere ulaşmayı başardık. Şubeleşme süreci için ilk adımlarımızı atıyoruz. Hızlı bir şekilde büyümeyi hedefliyoruz. Her şubeyi bizzat kendimiz açacağız.”