Geçen hafta LGS’ye girdi çocuklarımız…
İyi bir lisede eğitim görmek geleceğe daha donanımlı hazırlanmak için yıllarca büyük çaba harcadılar.
Bu hafta ise artık alışageldiğimiz sınav maratonun ikinci büyük koşusu koşulacak!
YKS sınavı, iyi bir üniversitede eğitim hayalinin ete kemiğe büründüğü, askıdaki hayallerimizle yüzleşme zamanının geldiği bir süreci vurgular zihin dünyamızda…
Sınav maratonu elbette bunlarla bitmeyecek…
Yaşam zaten bir yarış hayat zaten bir maraton…
Sınavlarsa onun koşu etapları…
Ve hayatımızın bir parçası olarak hayatımızdan hiçbir zaman eksik olmayacak.
Bazen geriden geleceğiz, öne geçeceğiz…
Bazen de ilerideyken tempomuz yetmeyecek, belki nefesimiz kesilecek geride kalacağız…
Önemli olan her halükarda yarışı bitirebilmektir.
Bu yüzden veliler olarak sınavlara takılıp yaşamı, ab-ı hayat dediğimiz yaşam suyumuz olan çocuklarımıza ve kendimize zehir etmeden sınavlarla yaşamaya alışacağız.
Gerek eğitim gerekse iş hayatımda bu sınav maratonlarını çok yaşamış biri olarak söylüyorum.
Gireceğiniz sınav, o an için, dünyanın en önemli sınavı gibi görünse de hiç de öyle olmadığını zamanla anlayacaksınız!
Elbette iyi bir okul iyi bir öğrenci vardır. Ancak en önemlisi ne istediğini bilen, hedefleri olan sıra dışı düşünen, özgüveni yüksek mücadeleci nesil yetiştirebilmektir!
İlla iyi bir okulla olmuyor bunlar. Aile, arkadaş, çevre ve yaşanılan güçlükler hepsi birer etken bu tip karakter oluşumunda…
Bunlarla birlikte bize ait değerleri sahiplenen ‘’köklü geçmişine’’ ait olana değer yükleyen gençlik kurgulayabilmektir!
Sınavdan aldığınız puan veya girdiğiniz okul sizi sakın hayal kırıklığına uğratmasın!
Mücadeleci öğrenci, mücadeleci insan bu değerlerle bir hedef belirlemişse öyle ya da böyle, mutlaka hedefine ulaşır.
Bir veli olarak bu hafta bende yaşayacağım bu duygu sağanağını…
Ben tüm adaylara şunu telkin ediyorum; Sınavınız iyi geçmeyebilir, belki hedeflediğiniz okulu da kazanamayabilirsiniz.
Önemli olan, hayata ‘’mücadeleci bakabilmek, hayatta mücadeleci olabilmektir! ’’
Bu donanımınızı ‘’zorluklar karşısındaki duruşunuzla, ödün vermediğiniz karakterinizle, sağlam ahlakınızla kısaca adam olabilme kıstasınızla’’ besliyorsanız zaten hedefinize ulaşmışsınız demektir.
Mesele; bilgi, tecrübe ve karakterle yapı taşları döşenmiş milletine meftun hamiyetli bir gençlik, gelecek inşa edecek bir nesil meselesidir.
Mesele ‘’geleceğe cüret eden’’ gençlik meselesidir.
Gerisi sadece teferruattır.
Misal ben çok rastladım ülkenin iyi bir okulu bitirip hayata asosyal bakan yaşamı sosyopat yaşayan sünepe, pısırık içe kapanık insan örneklerine…
Veya sıradan bir okulu bitirip mücadeleci ruhuyla büyük kazanımlar elde eden toplumun büyük bir kesiminin beğeni ve taktirini kazanmış insan tiplerine...
Vurgulamak istediğim şu:
Duruşunuz, mücadele ruhunuz, ahlakınız ve karakterinizle ne olursanız olun!
‘’Önemli olan sizsiniz!’’